Eser Sahibinin Manevi Hakları
- TSerkanBudak
- 8 Kas 2023
- 6 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 19 Mar
Eser sahibinin eseri üzerinde maddi ve manevi hakları bulunmaktadır. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nda, mali haklar; işleme hakkı (m. 21), çoğaltma hakkı (m. 22), yayma hakkı (m. 23), temsil hakkı (m. 24) ve elektronik araçlarla umuma iletim hakkı (m. 25) olarak sayılmıştır. Eser sahibinin manevi hakları ise eseri umama arz yetkisi (m. 14), eser sahibi olarak tanıtılma yetkisi (adın belirtilmesi yetkisi, m. 15/1), eserde değişiklik yapılmasını men etme (m. 16, 17/1) ve eserin aslına -orjinaline- ulaşabilme hakkı (eser sahibinin zilyetle malike karşı hakları, m. 17/2) olarak sayılmıştır.
Eser sahibinin mali haklardan yararlanma yetkisi genel olarak FSEK madde 20'de şu şekilde açıklanmıştır; "Henüz alenileşmemiş bir eserden her ne şekil ve tarzda olursa olsun faydalanma hakkı münhasıran eser sahibine aittir.Alenileşmiş bir eserden eser sahibine münhasıran tanınan faydalanma hakkı, bu Kanunda mali hak olarak gösterilenlerden ibarettir. Mali haklar birbirine bağlı değildir. Bunlardan birinin tasarrufu ve kullanılması diğerine tesiretmez." Manevi haklar ise madde 14 ve devamında açıklanmıştır.
Her ne kadar eser sahibinin maddi ve manevi hakları FSEK'unda ayrı maddelerde bahsedilse de bu haklar birbirleriyle sıkı bir ilişki içerisindedir. Bu husus, manevi haklardan umuma arz yetkisinin ihlalini inceleyen bir Yargıtay kararında şu şekilde özetlenmiştir. Yargıtay Kararı - 11. HD., E. 2007/576 K. 2008/2292 T. 28.02.2008 "Bir eserin, sahibinin izni olmaksızın veya verilen izin kapsamına aykırı bir şekilde umuma arzı, haksız eylemin gerçekleşme biçimine göre, eser sahibinin mali haklarının ihlali yanında, ayrıca manevi hakkının da ihlalidir. Eser sahibinin mali ve manevi haklar birbirine bağlı olup, mali haklarda daima manevi bir yön mevcuttur. Her iki grup birbirini tamamlar."
MANEVİ HAKLAR
1- Eseri Umuma Arz Yetkisi
Eser sahibinin manevi haklarından olan umuma arz yetkisi FSEK madde 14'te Umuma Arz Salahiyeti başlığı altında açıklanmıştır. Buna göre; "(I) Bir eserin umuma arzedilip edilmemesini, yayımlanma zamanını ve tarzını munhasıran eser sahibi tayin eder. (II) Bütünü veya esaslı bir kısmı alenileşmemiş olan, yahut ana hatları her hangi bir suretle henüz umuma tanıtılmıyan bir eserin muhtevası hakkında ancak o eserin sahibi malumat verebilir. (III) Eserin umuma arzedilmesi veya yayımlanma tarzı, sahibinin şeref ve itibarını zedeleyecek mahiyette ise eser sahibi, başkasına yazılı izin vermiş olsa bile eserin gerek aslının gerek işlenmiş şeklinin umuma tanıtılmasını veya yayımlanmasını menedebilir. Menetme yetkisinden sözleşme ile vazgeçmek hükümsüzdür. Diğer tarafın tazminat hakkı saklıdır."
Eseri umuma arz edip etmemek, eserin yayınlanacağı zamanı ve hangi tarzda yayınlanacağını belirleme hakkı eser sahibine aittir. Hatta alenileşmiş bir eserin eser sahibinin izni olmadan yeniden alenileştirilmesi dahi eser sahibinin umuma arz etme hakkını ihlal edecektir. Örneğin, bu husus Yargıtay kararında ( 11. HD., E. 2014/1210 K. 2014/12544 T. 30.6.2014) şu şekilde belirtilmiştir: “Dava, müzik eseri üzerindeki hak sahipliği iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 5846 sayılı FSEK'nın 14'üncü maddesi uyarınca bir eserin umuma arz edilip edilmemesini, yayınlanma tarz ve zamanını münhasıran eser sahibi tayin eder. Alenileşmiş bir eserin daha sonradan eser sahibinden izin almaksızın umuma yeniden arz edilmesi de anılan Kanun maddesinde ifadesini bulan eser sahibinin manevi haklarından umuma arz selahiyetini ihlal mahiyetini taşır. Dosya içeriğinden davacının dava konusu müzik eserinin sözleri yönünden hak sahipliği ve davalıların eser sahibinden bir izin almaksızın solo tarzda seslendirme suretiyle müzik eserini umuma arz ettikleri sabit olup mahkemece davacının manevi haklarının ihlal edildiği kabul edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eserin sözleri yönünden de manevi tazminat isteminin reddedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.”
2- Eser Sahibi Olarak Tanıtılma Yetkisi
FSEK madde 15’te Adın Belirtilmesi Salahiyeti başlığı altında, eser sahibi olarak tanıtılma yetkisi açıklanmıştır. Buna göre; “ (I) Eseri, sahibinin adı veya müstear adı ile yahut adsız olarak, umuma arzetme veya yayımlama hususunda karar vermek salahiyeti munhasıran eser sahibine aittir. (II)Bir güzel sanat eserinden çoğaltma ile elde edilen kopyelerle bir işlenmenin aslı veya çoğaltılmış nüshaları üzerinde asıl eser sahibinin ad veya alametinin, kararlaştırılan veya adet olan şekilde belirtilmesi ve vücuda getirilen eserin bir kopye veya işlenme olduğunun açıkça gösterilmesi şarttır. (III) Bir eserin kimin tarafından vücuda getirildiği ihtilaflı ise, yahut her hangi bir kimse eserin sahibi olduğunu iddia etmekte ise, hakiki sahibi, hakkının tesbitini mahkemeden istiyebilir. (IV) Eser niteliğindeki mimari yapılarda, yazılı istem üzerine eserin görülen bir yerine eser sahibinin uygun göreceği malzeme ile silinmeyecek biçimde eser sahibinin adı yazılır.”
Madde metninden de anlaşılacağı üzere bir eser sahibi, eserin sahibi olarak tanıtılma yetkisine sahiptir. Buna göre eser sahibinin açıkça rızası olmadan eseri üzerinden ismi kaldırılamaz, ismi belirtilmeden yayınlanamaz, umuma arz edilemez. Bu kapsamda eser sahibi istemese de eser sahibi olarak ismi belirtilmelidir. Aksi bir durumda manevi hakkı ihlal edilmiş olmaktadır.
Eser sahibinin, eser sahibi olarak belirtilmesinde bir çok fayda bulunmaktadır. Örneğin, eseri üzerinde ismi belirtilen kişi eser sahipliği karinesinden yararlanır, bu durumda ihlalle karşılaşıldığında ispat yükü açısından kolaylık sağlayacaktır. Örneğin, Yargıtay 11. HD., E. 2013/9555 K. 2014/1106 T. 20.1.2014 tarihli kararında eser üzerinde adı belirtilmeyen kişinin eser sahipliği karinesinden yararlanamadığını belirtmiştir. Kararın ilgili kısmı şu şekildedir; “….yine davacının 50 sayfasını yazdığını iddia ettiği, bu kitaptan 1.000 adet basıldığı, MATEMATİK GEOMETRİ SORU BANKASI kitabında davacı adının olduğu, bu kitaptan 4.000 adet basıldığı, davacının bu kitabın 100 sayfasının kendisi tarafından yazıldığını iddia ettiği, davacının adının belirtildiği eserlerde, diğer yazarlarla birlikte karine olarak eser sahibi olduğu, davacının adının bulunmadığı eserler yönünden davacının eser ve mali hak sahipliğini kanıtlayamadığı…”
3- Eserde Değişiklik Yapılmasını Men Etme Yetkisi
Eser sahibinin manevi haklarından birisi de eserde değişiklik yapılmasını men etme yetkisidir. Buna göre eser sahibi eserini oluşturduktan sonra izni dışında ve zorunlu nedenler hariç olmak üzere yapılacak tüm değişiklikleri engelleme hakkına sahiptir. Zorunlu nedenlere örnek vermek gerekirse bir mimarın çizdiği bina projesinde havalandırma kanallarının artan sıcaklıklara karşı yetersiz kalması durumunda ek havalandırma kanalları oluşturulması veya havalandırma kanallarının genişletilmesi örnek verilebilir. Fakat yapılan bu değişikliklerin de eser sahibinin şeref ve haysiyetine zarar vermemesi gerekir.
Bu hak FSEK madde 16’da şu şekilde açıklanmıştır: “(I) Eser sahibinin izni olmadıkça eserde veyahut eser sahibinin adında kısaltmalar, ekleme ve başka değiştirmeler yapılamaz. (II) Kanunun veya eser sahibinin müsaadesiyle bir eseri işliyen, umuma arzeden, çoğaltan, yayımlıyan, temsil eden veya başka bir suretle yayan kimse; işleme, çoğaltma, temsil veya yayım tekniği icabı zaruri görülen değiştirmeleri eser sahibinin hususi bir izni olmaksızın da yapabilir. (III) Eser sahibi kayıtsız ve şartsız olarak izin vermiş olsa bile şeref veya itibarını zedeleyen veya eserin mahiyet ve hususiyetlerini bozan her türlü değiştirilmeleri menedebilir. Menetme yetkisinden bu hususta sözleşme yapılmış olsa bile vazgeçmek hükümsüzdür.”
Eserde yapılan değişiklik nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep etme koşullarını Yargıtay 2013 yılında verdiği bir kararında (Yargıtay 11. HD., E. 2013/6122 K. 2013/23744 T. 30.12.2013) şu şekilde özetlemiştir: " Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, bir mimarın mimari projesinin değiştirilmesi nedeniyle mali ve manevi haklarının ihlal edildiğinden, dolayısıyla maddi ve manevi zararından söz edebilmek için mimari projede mimarın rızası dışında bir değişikliğin yapılması, rıza dışında bir değişiklik yapılmışsa bunun sonradan ortaya çıkan ihtiyaçlar ve zaruretler nedeniyle olmaması ve mimarın mesleki şeref vehaysiyetini ihlal etmesi gerekmekte olup, somut olayda davalı İdare tarafından dava konusu inşaatla ilgili İmarMüdürlüğü'ndeki davacıya ait mimarı projede mimarın rızası dışında yapılmış bir değişiklik bulunmadığı gerekçesiyle,davacının gerek mimari projede değişiklik olduğunun tespiti yönündeki davasının, gerekse manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir. "
4- Eserin Aslına Ulaşabilme Yetkisi
Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nun eser sahibinin zilyet ve malike karşı hakları başlıklı maddesine göre eser sahibi koşulları oluştuğunda eserin aslına ulaşabilme hakkına sahiptir. Buna göre FSEK Madde 17/1: "Eser sahibi, gerekli durumlarda, aslın maliki ve zilyedinden, koruma şartlarını yerine getirmek kaydıyla, 4 üncü maddenin 1 inci ve 2 nci bentlerinde sayılan güzel sanat eserlerinin ve 2 nci maddenin 1 inci bendinde ve 3 üncü maddede sayılıp da yazarlarla bestecilerin el yazısıyla yazılmış eserlerinin asıllarından geçici bir süre için yararlanmayı talep etme hakkına sahiptir. Eser sahibinin bu hakkı, bu eserlerin ticaretini yapanlar tarafından eseri satın alan veya elde eden kişilere müzayede ve satış kataloğu veya ilgili belgeler ile açıklanır." Bu koşullardan birine örnek verecek olursak bir heykeltıraş meydana getirdiği bir heykelin zilyetliğini devretmiş olsa da açacağı bir sergide eserini sergilemek için zilyetinden eseri talep edebilir. Tabi eser sahibi bunu yaparken zilyetin veya malikin eserle ilgili koruma şartlarını yerine getirmelidir.
Belirtmekte fayda bulunmaktadır ki eser sahibinin manevi hakları kişiye sıkı sıkıya bağlıdır, bu sebeple başkasına devredilemez ancak kullanma yetkisi verilebilir.
YARARLANILAN KAYNAKLAR
(I) İlhami Güneş, Uygulamada Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu, Ankara, Seçkin Yayıncılık 4. Baskı, 2022
(II) Şenol Ercoşkun, Mali Hakları veya Kullanım Hakkını Devralanların Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Kapsamında Korunması, Hacettepe Hukuk Fak. Derg., 3(1) 2013, 45–64
(III) Rona Serozan, Medeni Hukuk - Kişiler Hukuku, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 7. Bası, 2017
(III) Kazancı Hukuk İçtihat Otomasyon Sistemi - Yargıtay Kararları
(IV) Lexpera Hukuk Bilgi Sistemi
T. Serkan BUDAK
Avukat
+90 553 023 07 27
Comentarios